Anlamayana davul zurna az: Adalar’da azmanbüs vizyonsuzluktur

“Anlamayana davul zurna az, Ne akülü ne Azmanbüs, Ada Yaya Yolu!”
Adalar’da azmanbüs vizyonsuzluktur, Adalar şehirleştirilemez- 13 Temmuz 2024
Türkiye Yazarlar Sendikası ve Ada Dostları Derneği, Türkiye’nin tek yaya bölgesi Adalar’a, halkın ‘azmanbüs’ adını taktığı dev minibüsler getirilmesi konusunda bir basın açıklaması yaptı. Adalılar, Ekrem İmamoğlu’na “Anlamayana davul zurna az. Ada Yaya Yolu!” şeklinde seslendiler.
Ada Dostları Derneği Başkanı İbrahim Aycan’ın, Azmanbüs ihanetine vurgu yaparak açılışını yaptığı toplantının sunuculuğunu Tiyatro Sanatçısı Gülsen Tuncer üstlendi.
Büyükada Saat Meydanı’nda yapılan açıklamada, yayaların, kedilerin, kirpilerin yolunu kesen azmanbüsün Adalar’a ihanetin simgesi olduğu belirtilerek, ‘Beton kentten kaçan İstanbulluların huzur bulduğu doğa harikası Adalar’ı şehirleştirmek akıl ve mantık dışıdır; Adalar’a azmanbüs getirmek vizyonsuzluktur’ denildi.
Türkiye Yazarlar Sendikası ve Ada Dostları Derneği’nin ortak basın açıklamasını TYS İkinci Başkanı Mustafa köz okudu.
Türkiye Yazarlar Sendikası Başkanı Adnan Özyalçıner: ‘Adalar şimdi elektrikli gezgezlerin ardından yeni getirilen dev azmanbüslerin baskısı altında. Bisikletlinin kimi kez ziline dokunarak çarpmadan, çarpışmadan gidişine karşılık, yayaların önünü kesen, yolunu saptıran bir trafik oluştu. (…) Değerli İstanbullular, bu böyle giderse, Adalar’dan yalnızca bir resim kalacaktır bize.’
Yönetmen ve Öğretim Görevlisi Engin Ayça, Azmanbüs krizinin mutlaka bir siyasi faturasının olabileceğini bildirdi.
Adalar Kent Konseyi Başkanı Ali Mengü Şeker, Siyasal Bilgiler Fakültesi, Kentleşme Ve Çevre Sorunları Ana Bilim Dalı Öğretim Görevlisi / TMMOB Şehir Plancıları Odası İstanbul Şubesi Eski Başkanı Doç. Dr. Pelin Pınar Giritlioğlu, Doğa Derneği adına konuşan Özcan Yüksek, Abdi İpekçi Ödülü Sahibi ve TYS Üyesi, Yayıncı, Yazar Ömer Faruk, Sait Faik Abasıyanık ödülü sahibi Yazar Ayşe Sarısayın, Ada Dostları Derneği üyeleri Arif Aydın ve Ezel Akay, Türkiye İşçi Partisi Adalar İlçe Başkanı Gizem Gülen, CHP Adalar Eski İlçe Başkanları Hıdır Delipınar ve Uluç Yurtduru, Adalar Vakfı adına konuşan Gazeteci-Yazar Oral Çalışlar, Adalar Sanat Ve Kültür Evi Derneği Başkanı Fatma Sibel Akkaşoğlu, Psikoterapist Eylem Almaz; Adalar’a azmanbüs getirilmesinin yanlışlığını vurgulayarak Adalar’ın yaya bölgesi olarak korunmasını, halk iradesine saygı duyulmasını ve İBB’nin azmanbüsleri derhal geri çekmesini istediler. SETEM Başkanı Yönetmen Mehmet Güleryüz ve BASAD Başkanı İlhan Gülek ise Ada halkına desteklerini bildiren mesaj gönderdiler. Toplantıya çok sayıda yazar, sanatçı ve sivil toplum önderi katıldı.
Ada Dostları Derneği Üyesi Sanatçı Ezel Akay, Azmanbüs’ün buzdağının görünen yüzü olduğunu vurgulayarak şunları söyledi: “Azmanbüs buzdağının tepesi, en ucu, görünen kısmı, onun altında iki tane önemli canavar yatıyor, bir tanesi turizm canavarıdır. Acaba Adalar, Uzungöl ile Kuşadası’nın kaderine mi benzeyecek? Bundan korkarak zaten azmanbüslere karşı çıkıyor Adalar’ın halkı! Hepimiz bir başka beldenin turistiyiz ama böyle bir mekanı, böyle bir ilçeyi mahvetmeye turizmin hakkı yok! İkinci de, aslında azmanbüs kararları katılımcı demokrasiyi ihlal ederek alınmıştır. Buranın halkına danışarak, buranın halkının, burada yaşayanların isteklerine göz atarak verilmedi bu karar. Bu bence, bu çağın insanlarına karşı işlenmiş en büyük günahlardan biri. Biz kaderimizin başka ilçelerle de bağlı olduğunu düşünerek, yalnız başına olmadığımızı düşünerek hareket ediyoruz, bizim buradaki mücadelemiz belki Sivas’ın Divriği’sine, belki Alaçatı’ya, belki Türkiye2nin başka bölgelerine, belediyesinden istediklerini alamayan ilçelerine örnek olur. Hatta biz de oradaki mücadelelerden örnekler alırız. Onun için bu mücadeleyi çok önemsiyorum, çok önemli bir katılımcı demokrasi hareketi olarak görmeye çalışıyorum. Son olarak, yerinde yönetimlerle ilgili olarak, bütün Türkiye’yi kapsayan bir büyük sosyal medya kampanyasına katılacak, bunu yönetecek tecrübeli ajanslar arıyoruz. Aklınızda olsun. Duyanlar duymayanlara iletsin.”
Sanatçı Gülsen Tuncer, doğrudan Ekrem İmamaoğlu’na seslenerek, “Plajın yanında atık çöp fabrikası kurmasını, Adalar arası Denizaltı metrosu getirmesini, Splendid Oteli AVM yapmasını, Adalar’a Metro getirmesini, ormanlık arazilerdeki ağaçları keserek Helikopter pisti yapmasını, yaz aylarında Ada’nın yerli halkını Ada’dan tahliye ederek turistleri mutlu etmesini, yolların genişletilerek daha büyük otobüsler getirilmesini” önerdi.
Tuncer İmamoğlu’na şöyle seslendi: “Bizim önerilerimiz bunlardır. Eğer İmamoğlu bu sesimizi duymazsa, ben şahsen gidip belediyenin önünde bunlar tekrar seslendireceğim. Yerel halkın ötelenerek turistlere öncelik tanınmasını anlayamıyoruz. Bu çok vahim bir durumdur. Büyükşehir Belediye Başkanının Adalar Belediye Başkanını sıkıntılı duruma sokmaya asla hakkı yoktur. Bu inattan vazgeçsin.”
”
Her Adalının hazırladığı özel dövizlerle katıldığı basın açıklaması, konuşmaların ardından davul zurna eşliğinde halaylar çekilerek devam etti. Adalılar, yollarına çıkan azmanbüsleri yavaşlatarak şarkı ve sloganlarla yürüyüş yaptı.
Türkiye Yazarlar Sendikası ve Ada Dostları Derneği ortak basın açıklamasının tam metni şöyle:
Saygıdeğer Basın Mensupları,
Adalar, İstanbul’un, Türkiye’nin ve dünyanın eşsiz güzellikteki mekanlarından biridir. Yazda da güzde de geçmeyen güzellikleriyle hepimizindir. İnişli, çıkışlı, sessiz, sakin yolları, yeşil çamları, akasyaları, çınarları ile; yasemin ve mimoza kokuları içinde güzelliklerine güzellik katarak gelecek kuşaklara armağan etmek hepimizin boynunun borcudur.
Azmanbüs, Adalar’a ihanetin simgesi haline gelmiştir.
Bugün, Ada’nın güzelliğini ortadan kaldıracak Azmanbüsler yolları doldurdu ve dolduruyor. Azmanbüs, bisikletlinin de yayanın da yaşlının da çocukların da yolunu kesiyor. Azmanbüs kirpinin de kedinin de köpeğin de yolunu kesiyor.
Şehrin kaosunu temsil eden Azmanbüs Ada yollarına sığmıyor, doğal dengeyi alt üst ediyor. Azmanbüs, güzel yurdumuzun cennet köşesini cehenneme çeviriyor!
Değerli yurttaşlar ve basın mensupları,
Azmanlar’ın Adalar’da yerleri yoktur. Azmanbüs, Ada düzenini bozar. O Azmanbüslere Adalılar yol vermez. Vermeyecek!
Adalar’daki sivil toplum örgütlerinin tamamı ve Adalılar, kirpiler, kediler ve köpekler de bu Azmanlara karşıdır.
Adalar’ın doğal güzelliğini, kültürel zenginliğini sürdürebilmek ve gelecek kuşaklara taşıyabilmek için, bu Azmanbüsleri Ada yollarından çıkarmamız gerekmektedir.
Adalar hepimizindir, buradaki sorunlar “modern hizmet” adı altındaki makyajlarla çözülemez. Dünya Mirası Adalar’a sahip çıkmak tüm insanların görevidir. Beton kentten kaçan İstanbulluların huzur bulduğu doğa harikası Adalar’ı şehirleştirmek akıl ve mantık dışıdır.
Değerli basın mensupları,
Azmanbüs kesinlikle vizyonsuzluktur, cehalettir! Doğa ve kültür olmadan insan var olamaz. Adalar bir şehir değildir.
Geçmiş kuşaklardan beri bize taşınan mirası ve gıpta edilen yaya dostu mekanlarımızı yok eden Azmanlar bir dakika bile bekletilmeden Ada’dan çıkarılmalıdır. Aksi halde kaybeden ülkemiz olacaktır.
Ada ve minibüs asla yan yana gelmemesi gereken sözcüktür.
Azmanbüs; Büyükada’ya geldiğinde hasta haliyle otomobili reddeden Mustafa Kemal’in ülküsünü de yok saymaktır.
Bir bütün hâlinde doğal, kentsel ve arkeolojik SİT alanı olan her bir Ada’mız yasal olarak koruma altındadır. Koruma Kurulu’ndan izin almadan çivi çakılması bile yasak olan Adalar’ın SİT alanı olma özelliğini yok edecek pervasız ve kanunsuz faaliyetler önlenmelidir. Tüm kurumları ve kamuoyunu duyarlılığa davet ediyoruz.
Sevgili halkımız;
Yasa dışı akülü araçları yıllardır trafikten men etmeyenlerin, Azmanbüslerin gelişi ile akülüleri toplatmasının bir tesadüf olduğuna inanmak istiyoruz. Adalar yaşamını kaosa çeviren yasa dışı akülü ve korsan taksilerin toplanması olumlu bir gelişmedir. Ancak, bunun Azmanbüslere alan açma girişimi ve bir propaganda olarak kullanılmaması gerektiğini ilgililere duyuruyoruz.
Dün Faytonlar kaldırırken Adalılara sorulmamıştır. Bugün Azmanbüs getirilirken, Adalılara hiç sorulmamıştır
Azmanların Adalar’a getirilmesine şeffaf ve demokratik yollar izlenmemiştir. Bu azmanlar Ada Kültürüne aykırıdır ve çirkindir. Ada sokaklarında çocukların oynayacağı, bisikletlilerin ve yayaların özgürce kullanacağı alanlar daraltılmıştır. “Özel Çevre Koruma Bölgesi” olan Adalar’ın özgün dokusu, Ana karaya göre üretilmiş bu araçları kabul etmemektedir.
Kamu hizmeti yürüten bütün kurumlar; halk, sivil toplum ve meslek örgütleriyle iş birliği yaparak doğru kararlar vermeli, kamu kaynaklarını israf etmemelidir.
Adaların yolu otoyol değildir.
Adalar, İETT’nin araç deneme istasyonu değildir. İstanbul’a bir saat uzaklıkta özel bir ekosistemdir.
Ada sakinlik ve sessizliktir.
Adalılar ve misafirlerimiz, kuş seslerinin yerine korna sesleri ve araba gürültüsü istemiyor! Dünyadaki benzer adaların ulaşım şeklini araştırmadan yola çıkan kamu yöneticilerini, tekrar akla ve mantığa davet ediyoruz.
Kültürel hafızayı yok saymayın! Evrensel mirasa ve otantik kültüre saygılı olun! Adalar’a ihanet etmeyin! Vebali ağırdır, günahtır.
Biz, Adalar’ı gözümüz gibi koruyacağız. Dünya Mirası Prens Adaları’nın yok edilmesine ve yozlaşmaya izin vermeyeceğiz.
Tüm Türkiye’ye sesleniyoruz: Gelin Adalar’ın sırtına saplanan bu hançeri hep birlikte çıkaralım.
Bu bir görevdir.
TÜRKİYE YAZARLAR SENDİKASI & ADA DOSTLARI DERNEĞİ